Dürtüsellik Nedir?
Dürtüsellik, kişinin davranışlarının sonucunu düşünmeden plansız bir şekilde hareket etmesi olarak tanımlanabilir.
Dürtüsel veya dürtüsellik davranış, genel olarak, kötü bir şekilde tasarlanmış, zamanından önce ifade edilmiş, gereksiz yere riskli ve duruma uygun olmayan davranışlar olarak tanımlanabilir. Dürtüsellik, arzu edilenden ziyade istenmeyen sonuçlarla ilişkilidir.
Ara sıra dürtüsel davranışlar çoğu insan için günlük yaşamın normal ve yönetilebilir bir parçası olabilir. Ancak yıkıcı, zararlı ve düşünülmeden açığa çıkan davranışlar ruhsal bir sorunun göstergesi olabilir.
Dürtüselliğe sahip olan kişiler tedavi olmadıkları sürece hayatlarında ciddi anlamda olumsuz durumlarla karşılaşabilirler. Bununla birlikte dürtüsellik ile birlikte kişide; gereksiz risk alma, diğer insanların düşünceleri umursamama, sabırsızlık ya da dikkat eksikliği görülebilir.
Aynı zamanda kişi sergilediği davranışlar sebebiyle diğer insanlar tarafından dışlanarak hor görülebilir. Çünkü dürtüsel davranışlara sahip olan kişi yaptığı davranışların karşıdaki insanlar için katlanılamaz, kırıcı ya da sinir bozucu olduğunu kimi zaman fark edip bundan pişmanlık duyabilse de, bu his genellikle uzun sürmez ve kişi sonradan çıkan ilk fırsatta yine dürtüsel bir şekilde hareket edebilir.
Bunun dışında, dürtüsel kişiler genellikle dışadönük bir karakter yapısına sahiptirler. Zira sahip oldukları dürtü bozukluğu onların sürekli kendilerini öne atmalarına sebep olmaktadır. Bu durum ise hem kişi için hem de yakın çevresinde bulunan insanlar için çeşitli sıkıntılar doğurabilir. Kişi kendi içinde oluşan ya da dışarıdaki etkenler tarafından tetiklenen durumlara karşı dürtüsel tepkiler verir ve bunları kontrol etmekte büyük güçlük çekebilir. Bunun sonucunda kişide “düşünmeden harekete geçme” durumu ortaya çıkar.
Dürtüsellik Neden Olur?
Prefrontal korteks olarak adlandırılan beynin ön bölgesinde ortaya çıkan çeşitli fonksiyon ya da gelişim bozuklukları dürtü bozukluklarının en önemli nedenlerinden birisi olarak göze çarpar. Aynı zamanda beynin salgıladığı çeşitli kimyasal maddelerin eksikliği ya da fazlalığı durumunda da çeşitli psikolojik rahatsızlıklar belirebilmektedir. Örneğin beyinde salgılanan kimyasallardan birisi olan dopamin az salgılandığı durumlarda prefrontal korteks bölümünü olumsuz şekilde etkilerken, fazla salgılandığı durumlarda ise limbik bölge olumsuz şekilde etkilernmektedir.
Bununla birlikte, dopamin ödül mekanizmasını ve motivasyon güdüsünü düzenler. Dolayısıyla dopamin seviyesinde dengesizlik olan kişilerde dürtüselliğin ortaya çıkma olasılığı yüksektir. Noradrenalin ise kişinin sahip olduğu tekrarlayıcı davranışlarında önemli bir etkiye sahiptir. Bu nörokimyasal maddenin dengesiz salgılanması sonucunda kişide ödül bağımlılığı, aynı davranışı sürdürme ve genel olarak davranışsal dürtüsellik durumları tetiklenebilir.
Beyindeki kimyasalların eksikliğine ek olarak, çeşitli çevresel ya da ailevi faktörler nedeniyle de dürtüsellik ortaya çıkabilmektedir. Buna ek olarak, çocukluk döneminde kişiye hiç limit konulmaması ve çocuğun da buna göre çeşitli davranışları keyfi şekilde yapmaya alışması da dürtüselliği tetikleyebilir.
Zira bu durumun sonucu olarak çocuk davranışlarını ve duygularını kontrol almaya gereksinim duymayabilir ve sürekli içinden geldiği gibi davranma alışkanlığını geliştirebilir. Bu durum çeşitli çevresel faktörlerle, genetik mirasla ya da beyindeki nörokimyasalların eksikliği durumunda birleştiğinde dürtüselliğe yol açabilmektedir.
Dürtüsellik Belirtileri Nelerdir?
Dürtüsellik belirtileri şu şekilde sıralanabilir:
● Kişi yapacağı eylemlerin sonuçlarını düşünmeden ve herhangi bir plan yapmadan içinden geldiği gibi hareket edebilir.
● Dış uyaranlara karşı son derece hassas olunduğu için dışarıdan gelen eleştirilere, kışkırtmalara ya da tahriklere karşı çok fazla tepki verebilirler ve bununla birlikte agresif davranışlar gösterebilir.
● Kişi yaptığı ya da yapmak istediği eylemin mantıklı olup olmadığını düşünmeden, sadece tüm bedenine nüfuz eden dürtüyü bastırmak amacıyla o işi yapmak ister.
● Kişi sergileyeceği fevri davranışlar sonucunda diğer insanların bundan rahatsız olabileceğini ya da zarar görebilecğini düşünmez. Bu da kişinin sosyal ilişkilerinde bozulmaya yol açabilir.
● Kişi okul hayatında, iş hayatında ya da sosyal yaşamda çeşitli davranışları sebebiyle zorluk yaşayabilir. Örneğin okulda sürekli kendisine söz verilmeden konuşabilir, derste sırf içinden geldiği için çeşitli durumlarda bağırabilir ya da iş ortamında karar alınırken normalde mantıklı olmayan son derece riskli kararlar alabilir.
● Kişi empati kurmakta zorlanabilir. Zira diğer insanların düşüncelerini anlayabilseler bile asıl olarak kendi içlerinden geldiği gibi davranırlar.
● Dürtüsel kişiler kurallara riayet etmekte zorlanır. Bu hem kişinin hukuki olarak çeşitli sorunlar yaşamasına sebep olabilirken hem de hayatını tehlikeye atabilir.
Bu konular hakkında detaylı bilgi almak için Şişli Terapi Enstitüsü’ne 0552 347 00 20 ulaşabilirsiniz.
BEŞİKTAŞ/ BALMUMCU